Şiir
Şiir
Şiir
Ashâb-ı Uhdûd / el-BURÛC SURESi MEALİ
1 – Burçlar sahibi gökyüzüne,
2 – Vaad olunan o güne,
3 – Şahitlik edene ve edilene andolsun ki,
4 – Kahroldu o hendeğin sahipleri,
6 – Hani o ateşin başına oturmuşlar,
7 – Müminlere yaptıklarını seyrediyorlardı.
8 – Müminlere kızmalarının sebebi de, onların yalnız çok güçlü ve övgüye lâyık olan Allah’a iman etmeleri idi.
9 – O Allah ki, göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur ve Allah her şeye şahittir.
10 – İnanan erkek ve kadınlara işkence yapıp sonra da tevbe etmeyenlere cehennem azabı ve yangın azabı vardır.
11 – İnanan ve iyi amel yapanlar için de altından ırmaklar akan cennetler vardır. İşte büyük kurtuluş odur.
12 – Kuşkusuz Rabbinin yakalaması serttir.
13 – Yoktan o yaratır ve tekrar o diriltir.
14 – Bununla beraber çok bağışlayandır, çok sevendir.
15 – Arş’ın sahibidir, yücedir.
17 – O orduların kıssası sana geldi mi?
18 – Yani Firavun ve Semud’un?
19 – Fakat o inkarcılar hâlâ bir yalanlama içinde.
20 – Oysa Allah onları arkalarından kuşatmıştır.
21 – Hayır o şerefli bir Kur’ân’dır.
Ashâb-ı Uhdûd :Burûc Suresi’nde geçen iman etmiş müminlere verilmiş isimdir.Özellikleri dinlerine ölümüne bağımlılık. İnancı olmayan şahıslar hendek açıp,içerisini ateşle tutuşturup, imanlı müminleri atıyorlar ve onların yanmalarını izliyorlar.İnanç özgürlüğü yok anlaşıldığı üzere.
İnsan hiç değişmiyor,aynı zulüm ,aynı eziyet artarak devam ediyor.İnsanlığa gelen tüm dinler iyiliği,doğruluğu,ahlakı ve ibadeti insanlara haber veriyor.Satıcılıkta hile yapan kişiye,”sen bunu doğru yapmıyorsun” denilince, her dönemde doğru söyleyeni susturmanın tek çare olduğunu düşünülmüş ve uygulanmıştır.Çünkü doğru insan olmak çıkarla ters düşmüştür.
Peki biz ne durumdayız?Din bize ne hatırlatıyor?Hayatımızı Kuran ve Sünnet üzerine mi yaşıyoruz yoksa çıkarlarımız üzerine mi?Din ile dünya hayatımız çakıştığında hangisini seçiyoruz?Bir diziyi kaçırdığımız da yaşadığımız telaşı,bir namaz vakti geçtiği zaman yaşıyabiliyor muyuz?Biz de bir Ashâb-ı Uhdûd olabiliyor muyuz?
İslam dini tohum gibidir.Gerçekten kalbe ekilirse kökleri yüreği ,filizleri de tüm bedeni saracaktır.Davranışlar ve sözler ona göre şekillenecektir.Tohumların unutmayalım bir ekim zamanı vardır.Kışın ortasında ekilen tohum donar, yazın ekilen tohum yanar.Geç kalmayız inşaallah.
Not: Yahudi Zûnuvas ve adamları ,yahudiliği kabul etmeyen Necran hristiyanlarını,öldürmek için bu hendekleri açmıştır.(Kaynak:Muhterem Osman Nuri Topbaş Hoca Efendi nin-Nebiler Silsilesi 3 Kitabı- Hz İsa As bölümü)
Her Kadın Değerlidir !
Kadınlar; evin yeri beğenilmeyip, sürekli değiştirilen süs eşyasına benziyor.Yeri değiştiriliyor, elden ele şekil alıyor, en sonunda modası geçti,denilip çöpü boyluyor.
Kadınların değerini örf,adet, gelenek, görenek ,kanunlar hatta din adamları bile tam anlatamamışlardır.Anlayanlar da yanlış anlamışlardır.Ya kadını ötekileştirmiş ya da köleleştirmiştir.
Kadınlar evin tüm işlerinden,çocuğunun ,kocasının,ailesinin yanlışlarından, yaşlı,hasta bakımlarından…kısacası hayatın tüm yükünden sorumlu tek kişi haline getirilmiştir.Elit kesim kadınlar sorumlulukların çoğunu, alt tabaka kadına bıraksa da bu kısım toplumların az bir kısmını oluşturuyor.Eğitimsiz,parasız kadın da değerlidir.Ne hikmetse bu kadınlara burun bükülerek bakılıyor.
Bir toplumun kadınlarına değer verilmez ise değersiz erkekler var olmaya devam edecektir.Erkek değerlidir ama kadın daha değerlidir.Çünkü erkeği de kadın doğurur.Toplumları fark edilmese de kadınlar şekillendiriyor.
Maddi bir karşılık vermediğin hiç bir hizmeti alamaz iken,çoğu erkek eşinden tüm hizmeti eksiksiz bekliyor ve eşine,boyan yok, kilon çok,bak şu kadın şöyle ,bu kadın böyle,hizmetçiye benziyorsun vs vs… davranışlar,sözler de kadını istismar ediyor.Eşine her türlü hizmet eden kadının emeği değersizleştiriyor..Bu tarz ilişkiler, kaliteli bir ayakkabının,sağda ayağın ki çok güzel olup,sol ayağınkinin iki numara büyük olmasına benziyor.
Kadını ekranlarda istenilen role büründürüyorlar.Erkekler ekran da ne görüyorsa onu kadınlara uyguluyor.İnsan ne öğrenirse onu yapıyor.Erkekler tüm bilgileri tv den aldığı için!Tüm erkekleri kapsamaz belki ama çoğunluğu bu guruba dahil edebiliriz. Kadını her türlü istismar edip,değersizleştirip sonrada bunu da haber yapıp insanlara sunuyorlar.
Uyanık! kadınlar olalım.Yavrularımızı da( kız -erkek) islamı terbiye de yetiştirmeye gayret edelim.İslamın Peygamberi Hz Muhammed sav,eşlerine çocuklarına nasıl davranmış,araştıralım,okuyalım . İnşaallah daha iyi insanlar olacağız.Yeter ki niyet edelim.Kadın kadınlığın hakkını,erkek erkekliğin hakkını versin.Kimse kimseyi incitmesin.
Not: Feminst içerikli bir yazı olduğu düşünülebilir. Günümüz de malesef, kadına karşı her türlü istismar erkekler tarafından uygulanıyor.Erkekler kadar kadınlar da,kendilerine bir yer de bir hata yapıyor muyum ?diye sormalıdır.
Hamuru İçin Malzemeler:
İç Harcı İçin:
Haşlamak İçin :
Sosu İçin:
Yapılışı:
Not: bu malzemeden iki kişilik mantı çıkıyor,miktar kişi sayısına göre artırılabilir.
Hazan
Beni kötü bellemişsin
El aleme söylemişsin
Hasta oldum derdinden
Tanımam onu,sen demişsin
Yüreğimde derin hüzün
Kalmadı artık sözüm
Çek git bu ellerden
Görmesin seni, iki gözüm
Bahar olur,yaz olur
Benim sevdam,hazan olur
Çektirdiğin acılar
Burdan arşa yol olur….
Hamuru İçin:
Elmalı Harç İçin:
Yapılışı:
Hüzün
Acı dökülür dilinden
Kimi zaman yüzünden
Yüreğinin hüznünü saklayamazsın
Olsa da maske, gözünden
Sevgiyi hissedemezsin yüreğinde
Yanında ki sıcak nefesler, soğuk eser
Söylersen hüznünü, sevdiklerin küser
Yüreğini hep,sevdiklerin keser
Bırak yüreğinin kanını, akıtsınlar
Senin gibi seni, ne yapsınlar
Ateşlerde yansa da yüreğin
Onları bırak, rahat yatsınlar…
Merhem
Soframda tuzum yok
Ocakta huzurum yok
Başlar selam durmuş
Yiğidimi düşman vurmuş
Yavrumu kimler sara
Artık kapıyı çalmaz baba
Şu benim yaralı bağırma
Hangi tabip merhem ola