Üzüldün mü olanlara
Kırıldın mı duyanlara
Belli sözün ağır geldi
Olur olmaz soranlara
Yoruldun mu yürümekten
Yüklerini götürmekten
Azıcık şurada eğlen
Durup düşün biraz dinlen
Görürümkü derdin sağır
Yürekteki gelir ağır
Yak bir ateş şu meydana
Küllerini göğe savur❤
.
Eğer bir kızın varsa!
Onun incinmesinden korkarsın!
Eğer bir oğlun varsa!
Onun incitmesinden korkarsın!
Eğer ikiside varsa gölgenden korkarsın.
….
Evlat !
Kimseyi gönül yorgunu eyleme
Gönlü yorgun olanın,ahı büyük olur
Nahoş mekanlarda hoşluk olmaz
Yüreği kendine bedduacı eyleme
Bilir misin her yavruyu ana doğurur
Dokuz ay karnında doyurur
Bir ömür gönlünde büyütür
Bunu düşün,gönlü ziyan eyleme
Tuttuğun yar eli değil ateşli dal
Nasihat değip burun kıvırma al
O masum,beyazlarda kal
Gel bu gençliği ziyan eyleme
Herşey gelip geçiyor bir bir
Bak ninene titriyor tir tir
O gölgelerin peşini bırak
Sen bu demi ziyan eyleme!❤
.
.
Benim burda yarim yatar
Beni burdan götürmeyin
Benim yarim güller kokar
Beni burdan götürmeyin
Yarım kalk sabah olmuş
Kirpiğine kârlar dolmuş
Beni burdan götürmeyin
Eş dost bana düşman olmuş
Gördün mü yar akşam olmuş
İçerlerim gamla dolmuş
Beni burdan götürmeyin
Günlerimiz yalan olmuş
Geceye ay doğmuş
Yüreğime dert dolmuş
Beni burdan götürmeyin
Benim yarim toprak olmuş
Gecenin hıçkırıklarına kulak tıkamalısın
Vicdanı zedeler uyuyamazsın
Dünya da insanlık öldü
Elinle dürtme uyandıramazsın
Zalim sınırı geçmiş
Tweetle durduramazsın
Hayasızlık moda olmuş
Kendine uyduramazsın
Üstü kan altı elmas
Çocukları yetim ve öksüz bu dünyanın
Gördüğün bu kabus rüyanın
Tabiri yok bulamazsın
DESTAN
Bin bir hileyle aramıza girmiş hain
Kuzu postu giymiş, kurt misalin
Düşmanı kendine dost seçmiş zalim
Demez mi insan, nedir bu halim
Plan yapmış kendince kusursuz
Toplamış kendi gibi bir kaç şuursuz
Çıktığı yolu sanıyor kutlu bir sefer
Karşında duruyor Çanakkale’den nefer
Barut kokusuyla başladı sancılı bir gece
Bayrağı kapan koştu coşkulu, kutlu cenge
Boyandı Marmara ışıltılı kırmızı renge
Tan ağarmadan çok şükür, kuruldu denge
Yaktığın ateş mumdu, çabuk söndü
Bu millet geçmişte de çok soysuz gördü
Ölüleri kefensizdi, çoğunu diri gömdü
Zaferleri arşa ilmek ilmek ördü
Vatan sevgisi damarda akan kandır
Damla düşse toprağa durmaz şahlanır
Malazgirt, Çanakkale, 15 Temmuz
Bizde zaferler tarihe destan diye yazılır
Pınar
Koy valize üç beş anı
Dillerde dolanır gurbet şanı
Yeşil vadi, kızılırmak
Hani nerede bizim, eski toprak
Ne soğuk suyu akan pınar kaldı
Ne sevdalıların buluştuğu çeşme
Gurbete yolum düştü
El vurupta yaralarımı deşme
Ninniler susmuş, ağıtlar konuşur
Sanma gurbet ana olur bizi avutur
Viran olmuş gitmeyeli bizim bağlar
Yükünü almışta gitmiş görmeyeli beyler
Aşıklar durmaz söyler lafı
Sarmış yüreği gurbet gamı
Ay geçer yıl geçer bitmez ağu
Yeşil kundakta dönüyor giden yolcu
Nenem
dedemin zenginliği iki öküzüymüş
sırtını yasladığı salkım söğüdüymüş
ambarlar dolar dolar boşalır
dostlarla muhabbeti işinin sırrıymış
sevdanın acısı düşmüş yüreğine
vurmuş kendini kayanın dibine
başlık saymış iki öküzü
gelin gelmiş elin öksüzü
nenem eğirmiş yünü kilim olmuş
taş taş üstüne düşmüş , ev olmuş
çoluk çocuk büyüyüp el olmuş
yıllar gelmiş geçmiş , can tene yük olmuş
dedem göçmüş bilinmez diyara
kalmış nenem bir başına na çara
öğütlerini ulamış uç uca
varmış gitmiş dedemin yanına
Harami
ellerin değdiyse ateşe
yanacaksın kaçarı yok
gözlerin baktıysa çaresizce,
ağlarsın ötesi yok
dilin söyleyemiyorsa doğruyu
arsızlaşmış ruh başka söze gerek yok
insan istiyor ebedi saadeti de
gelsin bedava , şayet yok
yokluk denen illet başbelası
ödenipte bitmeyen dünya kirası
şu okunan ezan değil harami selası
heyecanla bekliyor toprak haşeratı
9,02,2017
Çal Oyna
Kelebek
mutluluk bir kelebek
konar durur ellerime
gözlerin bir mühür sanki
hep mi vurur yüreğime
ellerim ki ellerimde
gizli saklı bir kelepçe
sözlerin var hançer sanki
hep mi vurur yüreğime
